B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE.          

 

 

25  TEMMUZ 2011 MARMARA DENİZİ  DEPREMİ

 

BASIN BÜLTENİ

 

Yerel saat ile 20:57’de Marmara Denizi’nde büyüklüğü Ml=5.2  olan orta şiddette bir deprem meydana gelmiştir. Depremin dış merkezi Marmara Ereğlisi’nin yaklaşık 26 km güneyinde Marmara Denizi içerisinde yer almaktadır. Kandilli Rasathanesi ve D.A.E.’nün  Marmara Denizi  içerisinde   işletmekte olduğu  5 adet deniz tabanlı sismometre verisi ile deprem parametreleri çok hassas,güvenilir ve hızlı  olarak değerlendirilmiş olup  en yakın deniz tabani deprem istasyonu Kumbağ’a uzaklığı yaklaşık 17 km’dir. Deprem sığ odaklı  (8.5 km.) olup özellikle batı  Marmara Bölgesinde, Tekirdağ, Çanakkale ve İstanbul’da  hissedilmiştir. Bu büyüklükteki depremler Marmara Bölgesi’nde  3-4 yılda bir farklı kaynaklarda görülmektedir.

  

Depremin ardından saat 22:30 itibarı ile  aletsel büyüklüğü 3.0’nın altında 8 adet  artçı deprem meydana gelmiştir.Bilindiği gibi Kuzey Anadolu Fay Zonu’ nun kuzey kolu İzmit Körfezi-Adalar açıklarından Marmara Denizinden geçerek Mürefte-Şarköy’e bağlanmakta ve oradan Saroz Körfezine uzanmaktadır.Bu yüzden özellikle bugün meydana gelen depremin olduğu bölge, Batı Marmara’nın en aktif yöresi olarak nitelendirilip burada  sık aralıklarla hafif ve çok hafif şiddette depremler meydana gelmekte olup 3-4 yılda bir orta büyüklükte depremler kaydedilmektedir. Aletsel dönemde deprem bölgesinde meydana gelmiş en etkili deprem 1942 yılında meydana gelmiş 5.6 büyüklüğündeki Marmara Denizi depremidir. 

 

Marmara Denizi Depremi’nin (Ml= 5.2) Merkez Üstü

 

Marmara Denizi Depremi’nin (Ml= 5.2) Anaşok ve Fay Hatları

 

 

Marmara Denizi Depremi’nin (Ml= 5.2)  Deniz Tabani İstasyonlardaki Dalga Biçimleri

Marmara Denizi (Ml=5.2) Depremi’nin İlksel Çözüm Parametreleri

 

Depremden hemen sonra otomatik olarak hazırlanan olası şiddet dağılım haritası

(Depremin merkez üstündeki şiddeti V skalasında belirlenmiştir).

 

Bölge I. Derece Deprem Bölgesi içerisinde yer almaktadır. Ancak bu büyüklükte bir depremin hasara ve can kaybına neden olmasi beklenmemektedir.Bölgede yaşayan  vatandaşlarımızın depreme dayanıklı binalarda oturmaları veya satın alacakları konutların depreme dayanıklı olarak inşa edilmiş olması afete karşı alınacak en güvenli tedbir olacaktır. Ayrıca özellikle yerel yönetimlerin imar uygulamalarında depreme dayanıklı projeler  üretilmelidir.